Monday, August 13, 2007

smaller and smaller gets the ring

ananem gitti, sonra yengem, bugün amcam...hayatımda kulaklarımdan ilk defa bir merhum omay kelimesinin caminin boktan hoperlünden kulağıma tısladığını tısladıktan sonra beynimden içeri girip heryerimi dolaştığını dolaşırken gözlerimin cemaat içinde babamı aradığını bildiğim halde orada durduğunu, iki önümde durduğunu biraz solunda abimi, taa en arkada bankın yanında annemin kalabalıkta o saniye sadece bize baktığını biliyordum görüyordum.

Hiç görmediğim tanımadığım "ben senin kuzeninim birinci dereceden kuzeninim" diye gülerek önüme çıkan suratları bypass edip duvarın kenarına oturdum bi yanımda abim bi yanımda babam, gülüyorduk neye güldüğümüzü bilmeden, annem uzakta hala bize bakıyordu.

İnsanlar gördüm, ellerinin parmakları aynı benim parmaklarımdan; kadınlar gördüm, ilk 4 tekerli bisikletimin eskimiş hatırası gibi babanemin hatırasını canlandıran çeneleri burunları ve kafaları ile kadınlar gördüm. Kalkıp ayıp olmasın diye yanlarına gidip tanışmak istedim sonra siktir çektim bunca sene ben istedim de ben mi neden oldum tanımamaya.

Babam 72 yaşında hala herşeye herkese hakim olma tavrıyla arabayla uzaklaştı gitti defnetmeye. Annem, birazdan ameliyat olacak ve muhtemel çoook ama çok az ömrü kalmış teyzeme gitti kuzeniyle. Ben vespaya abim de ikitekerine atlayıp uzaklaşırken , annem hala bize bakıyordu, babama: "hava çok sıcak ceketini çıkar artık"

Travis çalıyor, güneş batarken biraz daha eyüpe dönmeye başladı, br sonbahar da göreceğim diye çok mutluyum.