Saturday, May 22, 2010



A thousand wasted hours a day
Just to feel my heart for a second
A thousand hours just thrown away
Just to feel my heart for a second

For how much longer can I howl into this wind?

sanıyorum en sevdiğim ve en melankolik Robert Smith sesi - A thousand hours

super soğuk ve super gri bir cumartesi yazmaya tekrar aşık olduğum bir cumartesi

kendimi yormanın dehşetini düşündüm biraz evvel dedem ananem babam üçlemesinde son senelerin en ağır taşlarının altında kalıp kalmadığımı düşündüm yol kenarlarında uykularımda ofiste motorda ara sıra ağlayarak kullandığım motorda ben hiçbir zaman üzgün mutsuz melankolik olmayı seçmedim. Hiçbir zaman belki de! Burada kasım diye korku dolu diye yazdığım aylar yok baktığım binalar şehirler korku veren sokaklar yok gelip giden ruh halleri kontroller kontrolsüzlükler yok

Herşeyin ortasında ben tek başıma kimseye yakın durmadan tek başıma ben varım.

Kendi kendimi korkutmuyor kendimi ne kasım ne kaybetme ne haftaya pazar ne de bir başka şey gelip höghhh deyip korkutuyor.

Kayalardan atlayamazdım Bayramoğlu'nda. Sedef Adası'nda dayım ve Alper abi beni altokka yosunlara salladığında korkudan parçalanırken esasında yosundan da korkmuyordum o saniye.

Ben dupduru sularda en sessiz ve güneşli sokakta bile nedensiz sebepsiz korkuyorum. Ahmetçe'de o en uzun kumsallda dizlerimi geçmeyen suda bile korkuyordum.

Kaç kere gittim doktora kaç kan tahlilleri kaç beyin MRları kaç eko kaç emg kaç mide? Doktorların hepsini şimdi karşıma alıp o sonuçlarda göremedikleri şeyi onlara göstermek istiyorum. Hepsiyle el sıkışıp anlaştık mı anladınız mı niye şimdi size koşarak geldiğimi demek istiyorum.