Monday, March 22, 2010

Erenköy



Ethemefendi caddesinde doğudum büyüdüm 12 yaşımda uzaklaştım
Kısa bir ayrılık sonrası gene oraya geri döndüm
sonra Hamam sokak sonra Taşmektep
Dayımın Şerafettin sokak'taki evi ve balkonundaki uzun masalar ve dedemler
sonra tesadüfen annemlerin Şerafettin sokakta dayımın karşısına taşınmaları
(tabii dayım ooohh-be nerelerde)

okudum büyüdüm seviştim ağladım dedemi sonra ananemi kaybettim
sokaklarına koştum
dostlarla dişe diş kanakan büyüdüm
kavga ettim
sarhoşluktan kaldırımlarına düştüm

Erenköy.

Sanıyorum artık tesadüfen uğrayacağım sokakları
benim için tanıdık bilindik nefeslerden, ayak seslerinden çıkıp
gene beni ele geçiren içimi daraltan, bakıp bir kaldırım köşesine yığılacağim,
oturup dışardan balkonlarına bakacağım, kapıyı vurup odalarını dolaşmak isteyeceğim evleriyle....kaçıp uzaklaşacağım Erenköy

bu fotoğraf Erenköy'ün son fotoğrafı
Olması gereken fotoğraf

Ananemi kaybettiğim balkondan o gece, hep bu noktadan aşağı baktım
Mayıs'ın sonu
sıcak Haziran'ın akşam serinliğinde bir günüydü
Dayım içerde ağlıyor
Annem ağlıyor ben nefes alamıyordum

Ağaç yemyeşildi
Ağaç'ta mavi dönen bir plastik çubuk vardı
Dönerken nereden geldiği nereye gittiğini anlayamadığım mavi bir çubuk
Koskoca bir gece o balkonda yok etmiştim kendimi

Sonraları balkona çıkamamış
Çıkıp ağlamış
Bilmece çözen babamın ensesinden tutup bakmaya korktuğım dala kesik atmış
Her seferinde içeri kaçmıştım.

Her ilişki gibi Erenköy'de bitti

Artık orada dururken yanına koşarak gidip koşarak uzaklaşacağım

Ağaç yeşillenecek 3 haftaya
Balkona el uzatacak
Sonra solacak Sonra rüzgara yağmura dayanacak
Sonra tekrar baharlanacak

Bugün 23 Mart 2010 8:44 sabah
Kendimi hiç bu kadar yok olanla yok oluyor hissetmemiştim

Herşey yansın istiyorum